Yeni Zelanda Turizm Bakanı Stuart Nash, ülkenin sınırları yeniden açıldığında turizm iş gücünü destekleme planları hakkında yaptığı açıklamada, ülkenin “büyük harcama yapan” ziyaretçilere odaklanmaya devam edeceğini açıkladı.
“UTANMIYORUM. GÜNDE 10 DOLAR HARCAYANLARA ODAKLANMAYACAĞIZ”
Nash, “Utanmadan söylüyorum. Pazarlama hedeflerimiz yüksek kaliteli turistlere odaklanacak. Sırt çantalı gezginleri de ağırlayacağız. Ancak, Facebook’a günde 10 dolarla (yaklaşık 180 lira) ve iki dakikada hazırlanan erişteleri yiyerek ülkemizi nasıl dolaşabileceklerini koyan insanları hedef almayacağız” diye konuştu.
Bununla birlikte Bakan Nash, sırt çantalı gezginlerin ve düşük bütçeli ziyaretçilerin Yeni Zelanda’da hala hoş karşılandığını söylese de, zengin turistlere odaklanması geçmişte tartışmalıydı.
TEPKİYE YOL AÇTI
2020’de Nash, ülkenin süper zenginleri hedef alacağını ve “business class veya premium ekonomide uçan, helikopter kiralayan, Franz Josef’i turlayan ve ardından yüksek fiyata yemek yiyen türden turistleri çekmeye çalışacağını söyledi. Bakanın açıklamaları tepkilere yol açtı.
Otago Üniversitesi’nde turizm profesörü olan Prof. Dr. James Higham, “yüksek net değerli bireylerin” Yeni Zelanda’ya düşük bütçeli gezginlerden daha fazla katkıda bulunduğu varsayımının mutlak bir araştırma tarafından desteklenmediğini açıkladı.
“ZENGİN İNSANLARIN YENİ ZELANDA’YA ZARARI DAHA FAZLA”
Higham, “Zengin turistlerin Yeni Zelanda’ya daha fazla katkı sağladığına dair bir kanıt görmedim. Son yıllarda küresel olarak trend, zengin turistlerin daha fazla seyahat etmesi, daha hızlı seyahat etmesi, daha fazla CO2 üretmesi, daha kısa kalması ve destinasyonda daha az harcama yapması oldu. Yani umduğumuz gibi ülkenin kalkınma hedeflerine katkıda bulunmak bir yana, gezeni onlar yok ediyor” diye konuştu.
“Büyük harcama yapanlar genellikle çevreye en çok zarar verenlerdir. Özellikle Yeni Zelanda’da yapılan çok uzaklardaki destinasyonlar için özellikle faydalı değiller” diyen Higham, yabancı öğrenciler ile öğ sırt çantalı gezginler gibi daha düşük gelirli olma eğiliminde olan turistlerin genellikle ülkede daha uzun süre kaldıklarını ve kalış süresinin ülke içi harcamalarla doğrudan ilişkili olduğunu söyledi.