Bankaların mevduata uyguladıkları faiz, enflasyonun altında ezilirken, altın ve döviz alımına da kambiyo vergisi 5 kat artırılınca tasarruf sahibinin kafası iyice karıştı. Mayısta yıllık enflasyon yüzde 11.39’a yükselirken, bankaların verdiği ortalama net mevduat faizi yüzde 15 stopajı da düşünce yüzde 6.25’e geriliyor.
FAİZLER DÜŞTÜ, YATIRIMCININ İŞTAHI KABARDI
Dolayısıyla son dönemde tasarruf sahiplerinin mevduatın faiz getirisinden pek memnun oldukları söylenemez. Dolar, Euro veya altın alımı ise yüzde 1 daha pahalı hale geldi. Döviz tevdiat hesapları vergi kararından önceki hafta 2.9 milyar dolar artmasına rağmen sonrasındaki hafta yatay seyretti. Vergi artışının dolarizasyonun önüne geçip geçmeyeceği ilerleyen haftalarda daha net görülecek. Mevduat faizindeki hızlı düşüş ve borsanın hızlı yükselişinin etkisiyle alternatif getiri arayışında hisse senedi piyasasının cazibesi arttı. Borsa sadece mayısta 80 bin yeni bireysel yatırımcı kazandı.
Ancak yine de, Türkiye’de yetişkin nüfusta borsa yatırımcısı olanların oranı yüzde 2.5’te kalıyor. Portföy şirketleri tarafından içeriği hazır oluşturulmuş yaklaşık 300 yatırım fonuna da ilginin artmaya başladığı belirtiliyor. Yine de hane halkının çoğunun bu alternatif yatırım araçlarına erişimi yok. Bu nedenle şu anda vatandaşların çoğu ucuz kredinin cazibesi ile konut almayı düşünüyor ya da araştırıyor.
Sözcü’den Mehtap Özcan Ertürk’ün haberine göre, faizlerin çok düştüğü bu dönemde konut fiyatlarında artış olduğunu belirterek, iyi bir piyasa araştırmasının önemine dikkat çeken Medipol Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aysel Gündoğdu, vatandaşın gayrimenkulün değeri hesaplanırken, kaç aylık brüt kira geliri ettiğini gösteren kira çarpanın da dikkate alnması gerektiğini söyledi.
Gündoğdu, şu örneği verdi: “Diyelim ki gayrimenkulün değeri 450 bin TL ve aylık brüt kira geliri 1500 TL. Kira çarpanı 300’dür. Yani ev kendisini 25 yılda amorti eder. Kira çarpanı sabit değildir. Ülke riskine, ekonomik duruma, beklentilere göre değişebilir.”
Konut kredisi taksit tutarının gelirin yarısını geçmemesi gerektiğinin altını çizen Gündoğdu, “Fazlası uzun vadede zorlar ve bütçe açığına sebebiyet verir. Kısa vadeli olarak kredi kartlarına ve ihtiyaç kredisine başvurulması durumunda gelir artırılamaz ve içinden çıkılmaz bir borçlanma sarmalına girilebilir” diye uyardı.
GENÇ NÜFUSUN BORSAYA İLGİSİ ARTIYOR
Alnus Yatırım Araştırma Müdürü Yunus Kaya’nın Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK) verilerinden yaptığı analize göre, pandemi nedeniyle sokağa çıkma kısıtlamalarının yaşandığı mayıs ayında 80 bin 406 yeni bireysel yatırımcı borsaya girdi. Uzun yıllardır 1.1 milyon civarında dolaşan yerli bireysel yatırımcı sayısının yılbaşından bu yana hızla arttığını ve 1.5 milyonu aştığını kaydeden Kaya, yeni gelenler arasında gençlerin ilgisine dikkat çekerek, “Mayısta borsaya girenler arasında 30 yaş altındaki yatırımcılarda yüzde 20 artış var. Ayrıca yatırımcıların yüzde 75’i 100 bin TL altında yatırımla borsaya girmiş görünüyor” dedi.