Hepimizin bildiği gibi COVID-19 pandemisi iki yıla yakın süredir hayatımızın içinde yer alıyor. Yüz binlerce insanın hayatını kaybetmesine yol açan bu hastalığın etkisi tam azaldı derken yeni varyantlar ortaya çıkıyor ve yeniden vakalar yükselişe geçiyor. Güney Afrika’da ortaya çıkan ve ülkemizde de hızla yayılan Omicron varyantı da buna verilebilecek en iyi örnek olabilir.
Şimdi de bilim insanlarından bir başka virüs hakkında korkutucu açıklamalar geldi. Türk Oftamoloji Derneği Oküler Enfeksiyon Birimi Başkanı, konjonktivit, ya da bilinen adıyla kırmızı göz hastalığı vakalarında son zamanlarda önemli bir artış olduğunu ifade ederek uyarılarda bulundu.
‘Adenovirüse bağlı konjonktivit vakaları artışta’
Türk Oftamoloji Derneği Oküler Enfeksiyon Birimi Başkanı Prof. Dr. Ulviye Yiğit, pandemiye yönelik kısıtlamaların gevşetilmesinin ardından salgına dönüşen virüs enfeksiyonlarının gözleri vurduğunu, kırmızı göz hastalığı olarak bilinen konjonktivit vakalarının artış gösterdiğini kaydetti. Solunum yolu enfeksiyonlarına sebebiyet veren adenovirüslerin gözlerde konjonktivite neden olduğu da Yiğit tarafından vurgulandı.
Yiğit tarafından yapılan açıklamalarda hastalığın, özellikle yakın temas hâlinde olan (aile gibi) insanlarda oldukça yaygın olduğu ifade edildi. Yiğit, hastalığın korkutucu etkilerinin olabileceğini de sözlerine ekledi: “Konjonktivit tablosunu sık sık görmeye başladık. Hastaların tedavisine hemen başlanılması ve çık sıkı bir şekilde takip edilmesi gerekiyor. Çünkü kornea diye adlandırdığımız gözün şeffaf tabakasının altında bulanıklık oluşabilir. Hatta hastalık sebebiyle görme kaybı bile yaşanma ihtimali mevcut.”
Açıklamalara göre adenoviral konjonktivit olarak adlandırılan bu hastalığın belirtileri temastan birkaç gün sonra ortaya çıkıyor. Gözlerde çapaklanma, kızarıklık, kulak önü lenf bezi büyümesi de yaygın semptomlar arasında yer alıyor. İlk başta tek gözde görülen belirtilerin daha sonra diğer göze yayılabileceği, haftalarca devam edebileceği de uzmanlar tarafından vurgulanıyor.
‘Çocuklar için daha riskli’
Bunlara ek olarak Prof. Dr. Ulviye Yiğit; kirpiklerde ciddi akıntı nedeniyle sabahları gözlerin açılamama durumu ve gözlerde oluşan kanlanma gibi belirtilerin olduğunu, hastalığın net bir tedavisi olmadığını; ancak semptomları azaltmaya yönelik çarelerin bulunduğunu aktarıyor.
Hastalığın bulaşma süresinin uzayabileceğini belirten Yiğit, adenovirüsten korunmanın en iyi yolunun el ve göz temasından kaçınmak olduğunu söylüyor. Ayrıca çocukların, diğer yaş gruplarına göre daha fazla risk altında olduğunun, bu yüzden velilerin ve okullarda bulunan öğretmenlerin dikkatli olması gerektiğinin de altı çiziliyor.