Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (Unicef), iklim değişikliği tehlikesinin çocukları riske attığını duyurdu.
Tabloyu “hayal edilemez derecede korkunç” şeklinde nitelendiren Unicef İcra Direktörü Henrietta Fore, “İlk kez (bu rapor) çocukların iklim değişikliğine karşı nerede ve nasıl savunmasız olduklarının tam bir resmini veriyor.” dedi.
ÇOCUKLARIN YARISI TEHLİKEYLE KARŞI KARŞIYA
Unicef tarafından paylaşılan rapora göre, dünyada 2.2 milyar çocuğun neredeyse yarısının “iklim krizi ve kirlilikten kaynaklanan etkiler nedeniyle aşırı risk altında olduğu” belirtildi.
Bugün dünyadaki hemen hemen her çocuğun sıcak hava dalgaları, sel, kasırga, hastalık, kuraklık ve hava kirliliği dahil olmak üzere bu etkilerden en az biri nedeniyle tehlikede olduğu kaydedildi.
33 ÜLKEDE YAŞIYORLAR
Ancak 1 milyar çocuğun, aynı anda üç veya dört etkiyle karşı karşıya kalan 33 ülkede yaşadığı, bu ülkeler arasında Hindistan, Nijerya ve Filipinler ile Sahra altı Afrika’nın çoğunun yer aldığı aktarıldı.
Söz konusu rapor, iklim ve çevresel etkilerin yanı sıra yoksulluk, temiz suya erişim, sağlık ve eğitim gibi çocukların savunmasızlık durumlarını bir araya getiren ilk rapor olma özelliğini taşıyor.
“ÇOCUKLAR DAHA FAZLA YİYECEĞE VE SUYA İHTİYAÇ DUYUYOR”
Raporun yazarlarından Nick Rees, “Rapor, esasen bir çocuğun iklim değişikliğinden kurtulma yeteneğinin olasılığını gösteriyor.” ifadesini kullandı.
“Çocuklar iklim tehlikelerine karşı savunmasız.” diye Henrietta Fore da “Yetişkinlerle karşılaştırıldığında, çocuklar birim vücut ağırlığı başına daha fazla yiyeceğe ve suya ihtiyaç duyuyor. Aşırı hava olayları altında hayatta kalma olasılıkları daha az.” diye konuştu.
DÜNYANIN YASAL MİRASÇILARI
Kasım ayında Glasgow’da Birleşmiş Milletler Cop26 İklim Zirvesi yapılacak. Unicef’in raporu, bu zirve de dahil olmak üzere tüm iklim müzakerelerinde alınacak kararlara gençlerin dahil edilmesi çağrısını barındırıyor.
Guardian’ın haberine göre, Fore, “Kararlar, onların geleceklerini şekillendirecek. Çocuklar ve gençler, hepimizin paylaştığı bu gezegenin yasal mirasçıları olarak tanınmalı.” dedi.