Dünyada en fazla konuşan sayısına sahip ilk 20 dil içinde bulunan Türkçe, Türk dillerinin bilinen ilk yazılı kaynağı Orhun Yazıtları baz alındığında yaklaşık 1.300 yıllık bir tarihe sahip bir dil. Fakat tarih öncesinde Eski Türkçenin de üyesi olduğu tüm Türk dillerinin ortak atası olan varsayımsal bir Ön Türkçenin de var olduğu düşünülüyordu.
Günümüzde yapılan yeni bir çalışmaysa Türkçenin tarihi hakkında son derece önemli bir bilgiyi ortaya çıkardı. Modern Japonca, Korece, Türkçe ve Moğolca’nın dahil olduğu dil ailesinin kökenleri üzerine yapılan araştırmanın sonuçları yayınlandı. Dilbilimsel, genetik ve arkeolojik kanıtları bir araya getiren araştırma, söz konusu dil grubu yaklaşık 9 bin yıl önce eski Çin’de Liao Nehri vadisindeki Neolitik dari çiftçileri tarafından kullanılıyordu.
Çiftçiler, dört bir yana ilerleyerek dillerini yaydı:
Araştırma, 8 bin kilometreden fazla alanda kullanılan Trans-Avrasya dillerini konuşan kişilerin genetik atalarının belgelendiğini vurguladı. 98 adet Trans-Avrasya dili arasında Korece, Japonca, Türkçe ve çeşitli Türk dilleri, Moğolca ve çeşitli Tunguz dilleri de bulunuyor. Bu dil ailesini kullanan çiftçilerin kuzeydoğu Asya’da ilerledikleri, alt dillerini binlerce yıl boyunca kuzeye, batıya, Sibirya’ya, doğudaki Kore yarımadasına ve deniz üzerinden Japon takım adalarına yaydığı belirtildi.
Nature dergisinde yayınlanan araştırmanın baş yazarı Martine Robbeets, birinin dilinin, kültürünün veya halkının köklerinin mevcut ulusal sınırlarının ötesinde olduğunu kabul etmesinin henüz hazır olmadığı bir ‘kimlik teslimi’ olduğunu vurguladı. Robbeets, Asya’dakiler de dahil olmak üzere tüm dillerin, kültürlerin ve insanların birbirine karıştığını ifade etti.