Türk lirasında Salı günü yaşanan sert fiyat hareketlerinin ardından yeni işlem gününde de negatif ayrışma devam ediyor.
Yeni işlem gününe 12,82 seviyesinden başlayan Dolar/TL kuru sonrasında yüzde 2’yi aşan yükselişle 13 seviyesinin üzerini gördü.
Dolar/TL, Salı günü içerisinde yüzde 18,17 ile 10 Ağustos 2018’deki yüzde 24’e yakın artıştan bu yana en sert günlük yükselişini kaydetmiş ve 13,4539’a kadar çıkarak rekor kırmıştı.
Salı günü 15,1643 ile tarihi zirvesine ulaşan Euro/TL ise 14,3239 seviyelerinde güne başladı.
Dolar/TL’nin 1 aylık ima edilen oynaklığı 179 baz puan yükselişle yaklaşık yüzde 53’e çıktı. Türkiye’nin 5 yıllık CDS’i bir ara 492,7 baz puan seviyesine çıktı ve son bir yılın zirvesine ulaştı. Türkiye 10 yıllık tahvil getirisi günü 73 baz puan artışla iki yılın zirvesi olan 21,10’dan tamamladı.
Kurumsal tahvillerde satışlar
Salı günü Türk lirasındaki hareketler eurobond piyasasına da yansıdı.
Nisan 2043 vadeli eurobondun getirisi de yüzde 7,12 ile mart sonundan bu yana en yüksek seviyesine ulaştı. Kurumsal tahvillerde de satışlar yaşandı. Akbank’ın Haziran 2031 vadeli tahvilinin getirisi ihraç edildiği hazirandan bu yana en yüksek seviyesi olan yüzde 7,98’e çıkarken, Pegasus Hava Taşımacılığı’nın Nisan 2026 vadeli dolar cinsi tahvili rekor düşüş kaydetti.
Japonya’daki günlük işlemcilerin liranın yükseleceğine yönelik pozisyonları Şubat ayından bu yana en düşük seviyeye indi.
Erdoğan, Kavcıoğlu ile görüşmüştü
Türk lirasının dolar ve euroya karşı hızlı şekilde değer kaybetmesinin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu ile görüştü. Ardından TCMB tarafından yapılan açıklamada, bankanın dalgalı kur rejimi altında kur seviyesi taahhüdü olmadığı vurgulandı.
TCMB eylül ayından bu yana politika faizinde 400 baz puan faiz indirimi gerçekleştirmişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan pazartesi günü yaptığı açıklamada, “yüksek faiz-düşük kur” yerine yatırım, üretim, istihdam ve ihracat odaklı politikanın ülke için doğru olduğunu kaydederken faizlerin bu nedenle düşük tutulmasından memnun olduklarını belirtmişti.
Yabancı kurumlar ne dedi?
Societe Generale Gelişen Piyasalar Strateji Müdürü Phoenix Kalen, Türk lirasına olan güvenin azalmasıyla insanların bankalardan varlıklarını çekebileceğini, finansal piyasalardaki istikrarın bozulabileceğini ve Türk lirasındaki değer kaybının bir hiperenflasyon dönemine yol açabileceğini belirtti.
Unicredit Ekonomisti Gökçe Çelik, Türk lirasında likidite kısıtlamaları uygulanmasını beklediklerini ve kurdaki değer kaybının önlenmesi için ilk olarak rezervlerin kullanılabileceğini fakat bu önlemlerin uzun vadede işe yaramayacağını ve eninde sonunda faiz artırımının gerekli olacağını vurguladı.
Monex Europe Döviz Analisti Ima Sammani, “Erdoğan’ın açıklamaları yatırımcılar için tek anlama geliyor: enflasyon varlıklarını olumsuz etkilemeye devam ettiğinde kimse onlar için orada olmayacak. Bu açıklamalar temkinin elden bırakıldığı ve gevşeme döngüsünün yakın zamanda sona ermeyebileceği sinyali olarak değerlendirilebilir” dedi.
Capital Economics Kıdemli Piyasa Analisti Jason Tuvey, Türkiye’deki bankaların güçlü sermaye tamponlarına sahip olduklarını belirtti ve bu tamponlar sayesinde Türk lirasında yaşanana değer kayıplarından korunacaklarını öngördü. Tuvey, diğer gelişmekte olan ülkelerde dış pozisyonların eskiye göre daha iyi durumda olduğuna işaret ederek, Türk lirasındaki satışların sıçramasını beklemediklerine işaret etti.