Her yıl 8 Kasım’da kutlanan Dünya Şehircilik Günü dolayısıyla bir değerlendirme yapan, İmpo İmar Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Oflaz, dünyada şehirleşme sorunları çözülemediği takdirde insanlığın barınma ve doğal afetler başta olmak üzere büyük trajediler yaşayabileceğine işaret etti. Hüseyin Oflaz, “Dünya şehirli nüfusunun 50 yıl içinde 8 milyara çıkmasının yol açacağı sorunlar, bugün yaşananlardan daha büyük felaketleri getirecek” dedi.
Şehirlere 55 Milyon Konut İnşaası Şart
Türkiye’de bugün şehirleşme sıkıntılarının başında konut üretim yetersizliğinin geldiğini söyleyen Yüksek Şehir Plancısı Hüseyin Oflaz, “İskan ve ticaret alanlarındaki yoğunluk, şehirlerin yağ lekeleri şeklinde büyümesine sebep oluyor. Bundan dolayı arsa değerleri artarak yapı maliyetlerini katlıyor. Bu da yatırım kapasitesini kısıtlayarak konut üretim yetersizliğini beraberinde getiriyor” dedi.
Bu yüzden Türkiye’nin önümüzdeki yıllarda büyük bir şehirleşme meselesini çözmesi gerekeceğini anlatan Hüseyin Oflaz sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye’de nüfus artışı sebebi ile 30 milyon kişiye, köyden kente göç nedeniyle 15 milyon, şehirlerde sağlıksız konutların bir kısmını yeniden inşası ile 10 milyon olmak üzere toplam 55 milyon kişiye şehirlerde konut inşa etmek zarureti ile karşı karşıyayız.”
Kırsaldaki Yapılar İhmal Edildi
Şehirleşmenin, geçmişte köyden kente kontrolsüz göçler nedeniyle bugün sıkıntılı bir tabloya büründüğünü hatırlatan Hüseyin Oflaz, şehirlerin sorununun çözüm yollarından birinin de kırsal kesimden geçtiğini açıkladı. Hüseyin Oflaz “Örneğin kırsalın konut ihtiyacı bugün fazla gündeme gelmiyor ama köy konutlarına 150 sene boyunca hiç bakım yapılmadı. Bu nedenle 30 milyon olan kırsal nüfusun hemen hemen tümü depremlerde büyük can kaybına yol açacak yapılarda yaşıyor. Bunların yarısı kente göç etse dahi, kalan 15 milyonun konut ihtiyacı şehirleşme politikalarına acilen dahil olmalıdır” diye konuştu.
Üretim Acil İhtiyaç Diyerek Plansızlığa Göz Yumulmamalı
Yüksek Şehir Plancısı Hüseyin Oflaz, konut üretimindeki bu aciliyete rağmen, yeni konut üretiminin kontrollü ve planlı yapılmaması halinde, bölgesel balonlar ve fiyat dengesizlikleri yaşandığını belirterek, “Konut ihtiyacı acil diyerek plansızlığa göz yumulmamalı. Türkiye’de bugün şehirleşmeyi tartışırken, bir yandan acil konut ihtiyacını gidermeyi, bir yandan da bu inşaatları planlı kentsel büyümeye paralel gerçekleştirmeyi konuşmalıyız” dedi. Hüseyin Oflaz mevcut şehirleşme politikalarının yaratacağı tehlikeleri aşma konusundaki önerilerini de, planlı konut üretimi, yoksul ailelerin ve kırsalda yaşayanların hayat standardını yükseltecek ev ve mahallelerin inşa edilmesi ve çalışma hayatını geliştirecek yeni alanların bölgenin demografik yapısı da düşünülerek kent yaşamına kazandırılması olarak sıraladı.