Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmail Balık, Delta ve Delta Plus varyantlarının yayılımının engellenmesi ve salgınla mücadelede özellikle genç nüfusun aşılanmaya teşvik edilmesine ilişkin yeni önerilerde bulundu. Aşılanmanın artırılmasıyla ilgili tedbirlere yoğunlaşılması gerektiğinin altını çizen Balık, “Aşılı olanlar arasında yoğun bakıma girme ve ölüm neredeyse hiç görülmüyor. Aşıyla yeni varyantların ortaya çıkmasını da önleyebileceğiz” dedi. Türkiye’de çift doz aşı oranının hızlı şekilde yüzde 75’e çıkarılması için herkesin tam seferberlik içinde hareket etmesi gerektiğini vurgulayan Balık, günlük aşı dozunun 1.5 milyona kadar çıktığını ancak bu sayının son günlerde azaldığını belirtti.
VAKALARIN %80’İ DELTA OLUR
“Ülkemizde ağustosun ortalarından itibaren Delta varyantını yüzde 80 oranında görmeye başlayacağız gibi duruyor” diyen Balık, yeni bir dalgaya karşı dikkat çekerek şunları söyledi: “Sosyal medya fenomenlerinin, ünlü isimlerin kendilerini takip eden genç nüfusu düzenli olarak aşılamanın önemi konusunda bilgilendirmesi önem taşıyor. Ancak bu yolla genç jenerasyonda aşı hızımızı artırabiliriz.
KEYFİ OLDUĞU İÇİN ZARARI YOK
Gençleri aşıya teşvik etmek amacıyla yasaklamalardan ziyade gençlerin keyfekeder sosyalleştikleri alanları kısıtlamaya dönük uygulamalara gidilebilir. Mesela konserler, tiyatro, sinema, eğlence merkezleri, futbol, basketbol maçları gibi alanlara 2 doz aşısını olmayanlar alınmayabilir. Buralar isteğe bağlı gidilen yerler olduğu için kimse de bir zarar görmez. Örneğin, toplu taşımayı, şehirler arası seyahati yasaklayamazsınız, o zaman kişinin zorunlu günlük yaşantısına dokunan müdahaleler söz konusu olur.”
‘VAKA BİNİN ALTINA DÜŞERSE MASKE CEBE GİRER’
Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, çift doz aşı olanların sayısı 50 milyon civarında olursa vaka sayısının binin altına düşebileceğini söyledi. İlhan, “Vaka sayısı binin altına düştükten sonra alışveriş merkezine gittik, kalabalık bir metroya bindik, kalabalık bir yere gittik o zaman maskemizi takacağız, sonra çıkaracağız. Maske sanki şemsiye gibi cebimizde olacak belki de” dedi.
DÜNYADAKİ ÖRNEKLER
* ALMANYA: Aşı olmayanlar alışverişe ya da berbere gittiklerinde yanlarında koronavirüs negatif olduğunu kanıtlayan test sonucu bulundurmak zorunda. Başbakanlık Dairesi Başkanı Braun, “Aşı olana yaptırım uygulanmayacak” dedi. Bu kapsamda yakın zamanda aşı yaptırmayanlar sinema, tiyatroya gidemeyecek duruma gelebilir.
* PAKİSTAN: Pakistan Pencap Sağlık Departmanı Sözcüsü Hammad Reza, ‘aşı yaptırmayanların cep telefonlarının iletişime kapatılacağını’ duyurdu.
* İSRAİL: Ülkede sadece aşılananlar restoranlara, kafelere, spor merkezlerine telefonlarındaki QR kodlarını okutarak girebiliyor.
* DANİMARKA: Aşı kimliğini aşılanmış, hastalığı atlatmış ya da son 72 saat içerisinde PCR testi sonucu negatif kişiler alabiliyor. Sadece bu kişiler kafelerin ve restoranların kapalı bölümlerine kabul ediliyor, futbol maçlarını stadyumda izleyebiliyor.
* AVUSTRALYA: Avustralya havayolu şirketi Qantas’ın sözcüsü, “İnsanlardan uçağa binmeden önce aşı yaptırmalarını isteyeceğiz. Ülkeye gelen ve ülkeden ayrılan uluslararası yolcular için bunun bir gereklilik olduğunu düşünüyoruz” dedi.
* İNGİLTERE: Ülkedeki her türlü sağlık kurumunda çalışmak için aşı zorunluluğu getirilecek.
* İSPANYA: Geçen şubat ayında Palma, Alicante ve Costa Brava gibi yerlere ancak aşı olduğunu kanıtlayan belgeyle girilebileceği açıklandı.
* BELÇİKA: Aşı olanlar, testi negatif çıkanlar veya hastalığı daha önce geçirenlere ‘korona kartı’ uygulaması başlatılacak. Bu kartı alanlar, tedbirlerden muaf tutularak sinemalara ve restoranlara gitmekte özgür olacak.