Hastanelerin polikliniklerinde ve yoğun bakımlarında aralık ayında olduğu gibi doluluk yok. Mart ayı sonunda virüsün 3. pik yapabileceğini ve acilen aşı tedarik edilerek herkesin aşılanması gerektiğini vurgulayan başkanlar, illerinde bulunan vaka sayılarını ve artış oranlarını değerlendirdi.
İzmir Tabip Odası Başkanı Dr. Lütfi Çamlı: İzmir’de son 15 günde artış oranı yüzde 56’ya ulaştı. Bu artışa rağmen İzmir’de kontrollü normalleşme süreci başlatıldı. Yüzde 56’lık artışta henüz kontrollü açılımın sonuçlarının yansıdığını düşünmüyorum. Açılımın sonuçlarını hafta sonundan itibaren göreceğiz. Bu artış tamamen yapılan kongreler, toplantılar ve serbestlikler sebep oldu. Kamuoyuna ‘tedbir alın ve sıkı uyun’ diyen yöneticilerin bu tedbirleri hayata geçirmeme sonucu bu rakamlar. Yetkililer kesinlikle sorumlu davranmalı. Diğer yandan mutasyona uğramış varyant virüsün etkileri var. 1.5 ay önce 3-4 ilde görülen varyant virüsler aralarında İzmir’in de olduğu 70 ilimizde var. Virüsün hızını artırmasına rağmen kısıtlamalar kaldırıldı. Şimdi mart ayı sonuna kadar virüsün 3. pik yapacağı tahmin ediliyor. İzmir’de artış var ama poliklinik ve yoğun bakımlarda doluluk yok. Kasım ve aralık ayında olduğu gibi sıkıntılı değil.
Balıkesir Tabip Odası Başkanı Dr. Necdet Uçan: Yeni kontrollü normalleşme sürecine girdikten sonra vaka sayılarında artışlar hız kazandı. Birçok ilde olduğu gibi Balıkesir’de de yüzde 50 oranında vakalar arttı. Balıkesir bir önceki dönemde de kırmızıydı, şimdi yine kırmızı ama bu kırmızı artarak gidiyor. 6 Şubat’ta açıklandığı zaman 100 binde 83 olarak açıklanmıştı. İkincisinde 92 olduk şimdi de 142 olduk ve son olarak 172 olduk. Günlük vaka sayısı 300’ü buluyor. Bu artışların kalabalık ortamların ve kongrelerin etkisi fazla. Çok fazla açılıp saçıldık. Kademeli olarak her yeri açınca sonuç bu şekilde oldu. Bu artış devam ederse kapanmaya gider. Hatta mart ayı sonunda 3. pik yapacağı bekleniyor. 30 binler olduğu dönemlere doğru gidiyoruz. Üstelik geçen haftaki açılmaların sonuçları daha istatistiklere yansımadı. Bu açılmalar bilimsel değil tamamen sağlığı değil ekonomiyi önceleyen kararlar. En etkili çözüm aşılama. İlk başta 1 milyona yakın kişiyi aşılıyorduk ama şimdi 200 binlere düştü. Eğer aşılama böyle devam ederse iki yıldan aşağı bitmez. Artık vatandaş, sağlık çalışanı da çaresiz, umutsuz.
Manisa Tabip Odası Başkanı Şahut Duran: Geçen haftaya göre Manisa’da yüzde 50 üzerinde artış var. Bu artış ülke genelinde de var. Bu şekilde devam ederse eski seviyelere dönmemiz bir ayı bulmaz. Dükkânları açıp önlemi “siz alın” demek doğru bir yaklaşım değil. Ekonomik anlamda esnafa destek sağlanmadığı sürece vatandaş bir şekilde kendi çaresini bulmak zorunda. Gelen müşteriye ise gelme diyemeyecek. Salgının önlemini sadece vatandaşa bırakmak doğru değil. Umarım korktuğumuz gibi olmaz ama süreç ona doğru gidiyor. Tekrar bir kapanma söz konusu olur. Bu il bazında olur ve hafta sonu yasakları ile de olur. Sosyal hareketlilik oldukça bunu engelleyemeyiz. Bunlar kötü senaryolar ama olmayacak anlamına gelmez. Biraz açılım zorlama oldu. Ekonomik kaygılarla zorlama oldu ve sonuçlar bu yönde oldu.
Muğla Tabip Odası Başkanı Dr. Cafer Şahin: Süreç bu şekilde yönetildiği müddetçe bu serbestlik, gevşeme devam ederse normalleşme lafının kendisi bile turuncuyu kırmızıya dönüştürebilir. Vaka sayıları gittikçe artıyor. Muğla’nın 100 binde vaka sayısı 67 civarında. Bu rakam gittikçe yükseliyor. Bu daha da yükselecek. Aşılamanın yavaş olması, yeterli sayıda vatandaşın aşılanmamış olmasının, serbestliğin, insan hareketlerinin artırmasının da büyük etkisi var. Örneğin üretimin yoğun olduğu, Kavaklıdere, Yatağan gibi fabrikaların bulunduğu bölgelerde vaka artışları devam ediyor. Turizm bölgelerinde de Fethiye, Milas, Bodrum ilçelerinde artış var. Açıkça azalan bir bölgemiz yok. Çözümü insanlara, bireylere havale etmek doğru değildir. Maske, mesafe, temizlik ile olmayacak. İdare, kurumlar ve hükümet olarak elinizden geleni yapmanız gerekir. Siz görevinizi yaparsınız en son vatandaşa da “dikkat edin” dersiniz. İş sadece vatandaşa bırakılıyor. Bu çok gülünç bir çözüm. Biz en az 14 veya 28 gün kapanma demiştik. O konuda ısrarcıyız. Bu sorunu çözen ülkeler kapanarak çözdüler. En etkili tedbirleri alarak çözdüler. Çin 10 milyonluk kenti 45 gün kapattı. Şu an Çin’de vaka yok. İnsanlar ölüyor. Bir kişi de 60 kişi de bizim için önemli. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Acil önlemler artırılmalı. Önlem almamak insanların aklıyla dalga geçmektir.
Denizli Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Hakan Erbay: Son haftalara göre Denizli’de artış var. 100 bin nüfusa göre oran 38 olarak açıklandı. Vatandaş ve esnaf daha etkin önlem almalı. Ama aşı konusu da maalesef henüz tatmin edici oranda değil. 10 milyon civarında aşı var. Aşılamanın yüzde 65 olması gerekir. Hastalık aramızda dolaşıyor. Oranlar düşüp yükselse de hâlâ aramızda. Okulların açılması, çarşı pazarın ve hafta sonu yasakların kalkması salgını artırdı. Bir artış beklenir ve bu doğaldır. Sosyal ve ekonomik gerekçelerle bir miktar serbestlik sağlanabiliyor. Ama kritik bir düzeye gelirse tekrar kapanma ve kısıtlama geri gelebilir. Bunu yapan ülkeler de var. Oranlar yükselince bir basamak geriye dönmek gerektiğini vurgulamak gerekiyor.
Uşak Tabip Odası Başkanı Dr. Adnan Memiş: Haritada maviyi koruyoruz ama yine kafeteryalar dolu. Bir ay içerisinde maviyi koruyup koruyamacağımızı göreceğiz. Ama Türkiye genelinde vakaların az olmasının tam nedenini bilmiyoruz. Bence sürü bağışıklığı kazandığımız için vakalar düşük geldi. 1.5 ay öncesinde hastaneler, yoğun bakımlar doluydu. Birinci sırada iken bir anda azaldı. Ben sürü bağışıklığından dolayı vakaların az olduğunu düşünenlerdenim. Uşak halkının yüzde 60’ı bu hastalığı geçirmiş ise aşılama ile birlikte maviyi koruruz. Ama böyle bir bağışıklık olmazsa mavi turuncuya döner.