Trabzon’da otobüs şoförlüğü yapan Adem Yıldızbaşoğlu, Korona virüs pandemisinde otobüs seferlerin yapılmadığı süreçte 7 sene önce aldığı minibüsü ahşap yayla evi görünümlü karavana çevirdi. Yaklaşık 150 bin TL maliyetiyle diğer karavanlardan farklı görüntüsüyle aynı bir yayla evini andıran aracı görenler gözlerine inanamıyor.
Trabzon’un Araklı ilçesinde yaşayan Adem Yıldızbaşoğlu, 7 yıl önce aldığı minibüsü işlerinin yoğunluğu nedeniyle evinin yanına bıraktı. Şehirlerarası otobüs şoförlüğü yaptığı için aldığı minibüsü unutan Yıldızbaşoğlu, tüm dünyayı etkisi altına alan Korona virüs (Covid-19) nedeniyle seferlerin yapılmadığı süreçte eşinin de desteğiyle minibüsü karavana çevirmek için kolları sıvadı.
2,5 ay gibi kısa bir sürede yaklaşık 150 bin TL harcayan Yıldızbaşoğlu, hayallerindeki karavana kavuştu.
Dış cephesini tamamen ahşap kaplayan Yıldızbaşoğlu, karavanın içini aynı bir ev gibi yaptı. Yatak odası, mutfak, banyo ve tuvalet gibi bölümlerin olduğu karavanı kendi el işçiliğiyle tamamlayan Yıldızbaşoğlu, trafiğe çıkamayan karavanıyla artık yaylalarda geziyor.
Dış görüntüsü yöresel mimariye uygun bir şekilde ahşapla kaplanan yürüyen ev görenlerin oldukça ilgisini çekiyor.
2,5 ayda tamamladığı yürüyen evin ilgi çekeceğini tahmin etmediğini belirten Adem Yıldızbaşoğlu, “Pandemi döneminde otobüs şoförlüğü yaptığım için işlerimiz bozuldu. Bir yerden gelirimiz olmadığı için bir gün sabah kalktım moralim bozuktu. O sabah eşim bana `Yıllar önce aldığımız minibüsü karavana çevirerek yaylaya gidelim` dedi. Aklıma yattı. `Bismillah` diyerek başladım. Eksikliklerinin hepsini tamamladım. 2.5 ay boyunca uğraştım. Çok ilgi gördü. Bu kadar dikkat çekeceğini tahmin etmiyordum” dedi.
Trafiğe çıkmayan yürüyen evi ile birlikte dağlarda gezdiğini kaydeden Yıldızbaşoğlu, “İçerisinde bir evde ne varsa hepsi var. Mutfağı, yatak odası, tuvalet ve banyosu var. 6 kişilik bir aile çok rahat bir şekilde kalabiliyor. Herşey kendi tasarımım. Hiçbir yerden bir bilgi almadım. Akşam oturdum, düşündüm, sabah başladım. İstediğimden daha güzel oldu. Su ve elektrik tesisatını bile kendim yaptım. Zaten trafiğe çıkamıyor. Artık dağlarda dolaşıyorum” şeklinde konuştu.
İşçiliği kendine ait yürüyen evin maliyetinin 150 bin TL olduğunu söyleyen Yıldızbaşoğlu, “İlk sürmeye başladığımda herkes çok şaşırdı. Telefonu çıkaran çekmeye çalıştı. Bazıları `Üzerimize ev geliyor` dedi. Çok ilgi gördü.
Gören fotoğraf çekilmek istiyor. Oğlum sosyal medyada paylaştı. Yurtdışında herkes bize ulaşmaya çalıştı. Ne kadar yaptınız, satar mısınız gibi sorular geliyor. Bütün işçilik bana ait. Aldığım malzemelerin hesabını yapmadım ama tahminimce yaklaşık 150 bin TL maliyeti oldu.
Yöresel mimariye uygun yaptım. Burayı böyle yapsaydım daha güzel olurdu demedim. Çok memnunum. Anahtarı üzerinde, gelen kalabilir. Kiralama işi yapmıyoruz bununla ticaret olmaz. Merak edenlere anahtar veriyorum. İsteyen konaklayabilir. Ben bunu ticaret amaçlı yapmadım” ifadelerini kullandı.