“Küçük Dolmabahçe”, “Perili Köşk” ya da ”Saray Yavrusu”… Caddebostan’ın göz kamaştıran köşkünün ihaleye çıkmasına sayılı günler kaldı. Eylül başında yeni sahibini bulması beklenen tarihi köşk, yılların bakımsızlığını üzerinden atacak, eski zarafetine, ihtişamlı günlerine geri dönecek.
Caddebostan’da Cemil Topuzlu Caddesi’nde yer alan köşk, Osmanlı Padişahı 2. Abdülhamid’in başmabeyincisi Ragıp Paşa tarafından Sirkeci Garı’nın da mimarı olan Prusyalı August Carl Friedrich Jasmund’a 1906’da yaptırıldı.
Kadıköy’ün simgeleri arasında gösterilen, yaklaşık 23 dönüm bahçe içinde bulunan ve 2 bin 700 metrekare kapalı alana sahip Ragıp Paşa Köşkü, zemin artı 3 kat ve çatı katından oluşuyor.
Son dönem Osmanlı mimarisini yansıtan köşk, mekan tasarımları, iç ve dış süslemeleri ve tavan resimleri ile biliniyor.
Tavanları, eritilerek elde edilen altın varaklarla süslenen ve 40 bin altına mal olduğu kayıtlarda yazılı olan köşkün deniz tarafında bir kule mevcut. Köşkün kara tarafına açılan çift kanatlı, büyük oymalı demir kapısının karşısında iki güzel bina bulunuyor. Bunlardan selamlık olarak kullanılan yapı son yıllarda yıkılırken yerine apartmanlar yapıldı.
Ragıp Paşa, 1920 yılında bu köşkte vefat etti. Köşk daha sonra farklı kişilerin mülkiyetine geçti.
“Döneminin en önemli sanat eserlerinden birisi”
Tarihi köşke ilişkin açıklamalarda bulunan sanat tarihçisi Almila Yasemin Aktürk, Ragıp Paşa Köşkü’nün döneminin çok önemli bir sivil yapı örneği olduğunu söyledi.
Aktürk, kentin içindeki bu tür kıymetli yapıların, hem bölgenin hem de kentin değerini artırdığını ifade etti.
Bu sebeple köşkün korunmasının önemine dikkati çeken Aktürk, “Bu noktada sadece devlet kurumlarının değil aynı zamanda tüm sivil girişimlerin, bu köşkün hem korunması hem sürdürülebilir olması hem de gelecek nesillere aktarılması anlamında çok önemli bir görevi var.” dedi.
Ragıp Paşa Köşkü’nün sanat tarihi açısından çok zengin bir süslemeye sahip olduğunu belirten Aktürk, şöyle konuştu:
“Döneminin en önemli sanat eserlerinden birisi diyebileceğimiz bir yapı. Küçük Dolmabahçe denmesinin sebebi, tavanlarını süsleyen muhteşem altın varaklar, süslemeler, kalem işleri, köşkün pervazları, yaşmakları… Aynı zamanda bunlar çok büyük zenginlik katmakta köşke. Bunların hepsinin o dönemin en iyi sanatçılarının ve zanaatçılarının elinden çıkmış olması Ragıp Paşa Köşkü’nü bu denli özel kılmakta.”
“Pamuklara sarıp sarmaladığımız bir yapı olması gerekir”
Sanat tarihçisi Aktürk, bölgede bu ölçekte olmasa da zamanında çok sayıda köşk bulunduğunu ancak bugün bu anıyı sürdürebilen çok az sayıda sivil yapının kaldığını kaydederek, “Ragıp Paşa Köşkü’nün bu anlamda göz bebeğimiz olup pamuklara sarıp sarmaladığımız bir yapı olması gerekir.” ifadesini kullandı.
Bu tür ahşap yapıların bir mücevher gibi düşünülebileceğini dile getiren Aktürk, “Şehrin en önemli mihenk taşlarıdır. Bu anlamda dilerim ki bu eşsiz ahşap yapı, restorasyon geçirdikten sonra şehrin çok önemli bir uğrak yeri olarak hayatını sürdürmeye devam eder.” diye konuştu.
Köşkün, 2. Abdülhamid’in başmabeyincisi Ragıp Sarıca tarafından yaptırıldığını anlatan Aktürk, Sarıca’nın çok zevkli biri olduğunu söyleyerek, “İtalya’dan mermerler getirmiş. Viyana’dan parkeler getirmiş. Bunların hepsini 3 katlı bu eşsiz ahşap yapıya kendi zevkini çok başarılı bir şekilde yansıtmıştır. O anlamda çok değerli, çok nadide bir yapı Ragıp Paşa Köşkü.” değerlendirmesinde bulundu.
Yaklaşık 450 milyon muhammen bedel belirlendi
Mülk sahibi hakkında başlatılan icra takibi nedeniyle İstanbul Anadolu 25. İcra Hukuk Mahkemesi tarafından satışına karar verilen köşkün, icra müdürlüklerince yürütülen kıymet takdir çalışmaları kapsamında, tarihi binası, köşkün sit alanı olan arazisi, müştemilatı, bahçesinde yer alan ağaç ve bitki türleri ayrı ayrı değerlendirildi. Bu doğrultuda, 449 milyon 363 bin 491 lira 71 kuruş muhammen bedel belirlendi.
Köşkün ilk satış ihalesi 2 Eylül Cuma günü saat 11.00’de İstanbul Anadolu Adalet Sarayı 1 No’lu Mezat Salonu’nda yapılacak. Tarihi köşke sahip olmak isteyenler, 1 Eylül’e kadar “esatis.uyap.gov.tr” adresinden online teklif verebilecek.
Caddebostan’ın “Saray Yavrusu” ilk ihalede sahibini bulamaz ise ihale 3 Ekim’de tekrarlanacak.