İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Beyoğlu’nun, kaderine terk edilmiş sembol yapılarından tarihi Botter Apartmanı’nda restorasyon başlattı. Bina, CASA Botter adıyla tasarım ve sanat merkezi olarak hizmet verecek. İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, restorasyon çalışmaları sırasında teftişe uğradıklarını açıkladı.
Sultan II. Abdülhamid tarafından sarayın resmi terzisi Hollandalı Maison Jean Botter için yapılan binanın restorasyon çalışmalarının başlangıç töreni dün İBB Miras tarafından gerçekleştirildi.
Osmanlı’nın ilk ‘Art Nouveau’ binası
İBB Miras’ın, İstanbul’un 1200 noktasında çalışma yürüttüğü bilgisini de paylaşan İmamoğlu, Botter Apartmanı’nın Osmanlı’nın ilk ‘Art Nouveau‘ üslubundaki binası olduğunu belirterek şöyle devam etti: “Aynı zamanda Avrupa moda esintilerini de Pera’ya taşıyan ilk moda evi diye tarif edebileceğimiz bir bina. Botter Moda Evi, 1900-19001 yıllarına tarihlenen bu apartmanda açılıyor. Aslında bu bile büyük heyecan duymamıza vesile. Düşünsenize, 123 sene önce burada dünya çapında bir moda evi açılıyor. Bu değerli yapının çok metruk bir halde olduğunu arkadaşlarımın tespit ettiğini, cephe çalışmalarına başladığını ve süreci burada analiz ettiklerini biliyordum. Sonrasında özellikle mülk sahipleriyle yapılan çok şeffaf, çok katılımcı, çok akılcı, çok iyi niyetli bir sürecin izlenmesiyle el sıkıştık. Ve burada gerçekten İstanbul adına çok kıymetli, çok özel bir işi yaptık.”
Restorasyona teftiş
İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat ise konuşmasında Botter Apartmanı’nın dış cephe restorasyonu sırasında teftişle karşılaştıklarını açıkladı. Polat şunları söyledi: “İstanbul’un kaderi midir ki bilmiyorum, böylesine değerli hazineler metruklaşmaya, kaderine terk edilmeye ve koruma hukukunun da getirdiği açmazlarla beraber bir trajediye doğru sürükleniyor. Botter Apartmanı, geçtiğimiz yıl pandemi koşullarında, İstanbul Büyükşehir Belediyemizin güzide kurumu olan, Sayın Başkanımızın döneminde kurulmuş İBB Miras eliyle, cephe konservasyonu yapılmak üzere İBB’nin kamusal bir sorumlulukla el attığı bir yapıdır. Bu faaliyetinden ötürü ne yazık ki teftişe konu oldu. ‘İstanbul’da böyle bir değerin cephesini yok olmaktan kurtaralım. Bir şeyler yapalım’ diye uğraştığımız konu, teftişlik bir konu oldu.”