Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB), yurtdışı müteahhitlik firmalarına “akreditasyon belgesi” vermeye ve bu konuda resmi sorumluluk üstlenmeye hazırlanıyor. Bir grup gazeteci ile bir araya gelen Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Erdal Eren, özellikle yurtdışı müteahhitlik hizmetlerinde akreditasyona ihtiyaç olduğunu belirterek, bu yöndeki taleplerinin kabul edilmesi halinde TMB’nin Ticaret Bakanlığı gözetiminde ihracat belgesi gibi bir akreditasyon belgesi veren bir kurum haline geleceğini söyledi.
Erdal Eren, “İnşaat firmalarımız yurtdışında iş aldığında, zaten bazı ülkeler dönüp Türkiye’deki büyükelçilikleri kanalıyla bize gayrı resmi olarak bu firmaları soruyorlar. Yurtdışı müteahhitlik hizmetlerinde akreditasyona ihtiyaç var” dedi.
Amaç yanlış yapanların önünü kesmek
Yurtdışında altından kalkamayacakları taahhütlerin altına giren, işlerini yarım bırakan, işçileri sahipsiz kalan firmalara rastlandığını belirten Eren şunları söyledi:
“Yurtdışında üstlendikleri işleri yarım bırakarak işçilerini perişan eden, sahte referanslarla iş almaya çalışan, aldıkları işleri tamamlayamayan, uzmanlığı olmayan işlere soyunup sorunlara yol açan firmalar Türkiye’nin ve Türk müteahhitlerinin imajına ciddi zarar veriyor. Eline bir çanta alanın, elini kolunu sallayarak bir ülkeye gidenin, Türk müteahhidi olarak bizi temsil etmesini istemiyoruz. Bu durumu önlemek için bir süredir Ticaret Bakanlığı ile dış müteahhitlik hizmetleri için akreditasyon mekanizması kurulması üzerinde çalışıyoruz. Bu çalışmada belli bir noktaya geldik, projeyi Cumhurbaşkanı Erdoğan’a anlatarak onayını almak istiyoruz. Bu çerçevede randevu talebinde bulunduk.”
192 ülkede 10 bin 832 proje gerçekleştirdi
Türkiye’nin yurtdışı müteahhitlik serüveninin 1972’de Libya’da başladığını hatırlatan Eren, TMB üyesi firmaların 129 ülkede 10 bin 832 proje gerçekleştirdikleri bilgisini verdi. Eren, bugüne kadar yurtdışında gerçekleştirilen projelerin yüzde 45’inin Avrasya, yüzde 25’inin Orta Doğu, yüzde 18’inin Orta Doğu, yüzde 18’inin Afrika, yüzde 7,5’inin Avrupa, yüzde 3’ünün Güney Asya ve Uzak Doğu, yüzde 1,5’inin ABD ve diğer ülkelerde tamamlandığını söyledi. Eren’in verdiği bilgiye göre, yüzde 3, ABD ve diğer ülkeler de yüzde 1,5 düzeyinde pay aldı. 2012-2013 yıllarında 30 milyar doların üzerine çıkan yurtdışı müteahhitlerin üstlendiği yıllık proje bedeli, 2008 dünya krizinin ve jeopolitik gelişmelerin etkisiyle 15 milyar dolara kadar geriledi.