Yeni bir analize göre gelişmiş ülkelerin verdikleri iklim vaatleri, dünyanın stabil bir iklimde kalma ihtimalini çok az daha artıracak.
Climate Action Tracker (İklim Eylemi Takipçisi) adlı çevre örgütüne göre gelişmiş ülkelerin yeni vaatleri, eski vaatlerine kıyasla 2100 yılında dünyanın öngörülenden 0,2 derece daha soğuk olmasını sağlayacak.
Böylece dünyanın 2100’deki sıcaklığı 2,6 derece yerine 2,4 derece artmış olacak.
Fakat bu, Paris İklim Anlaşması’nda kararlaştırılan 1,5 derece hâlâ üzerinde.
Son hesaplamalara göre bu hedefe ulaşılması için ülkelerin 2030 karbon salımı vaatlerini yüzde 11-14 arasında azaltması gerekiyor.
Karbon salımını azaltma konusunda en büyük sözleri veren ülkeler ABD, AB ülkeleri, Çin ve Japonya oldu.
Araştırmacılar Kanada, Arjantin ve Birleşik Krallık’ın karbon salımını büyük oranda azaltmayı planladığını, Güney Afrika’nın da bu yönde çalışmalar yürüttüğünü aktarıyor.
Öte yandan araştırmacılar günümüz ile hedeflenen arasındaki uçuruma da dikkat çekiyor. 2015’teki Paris İklim Anlaşması’ndan bu yana karbon salımında büyük bir azalma yaşanmadı. Ülkeler bugünkü karbon salımına devam ederse 2100’de dünya 2,9 derece daha ısınmış olacak. Bu hedeflenen ısınmanın neredeyse iki katı.
Rapora katkı sunan Climate Analytics örgütünden Bill Hare, pek çok hükümetin verdikleri sözü hangi politikalarla gerçek hayata dökeceklerini bilmediğini söylüyor.
Bazı ülkeler ise kağıt üzerinde değişiklikler yapıyor. Örneğin Brezilya karbon nötr hale gelmeyi hedeflediği tarihi öne çekti fakat ölçüme baz aldığı yılı değiştirerek 2030 hedefini kolaylaştırmış oldu.
Bazı ülkeler de kömür veya doğalgaz santrali yapmaya devam ediyor.
Tüketicilerin daha iri ve verimsiz SUV tipi araçlara yönelmesiyle birlikte otomobiller de birer sorun olmaya devam ediyor.
Rapora katkı sunan bir diğer kuruluş olan New Climate Institute’tan (Yeni İklim Enstitüsü) Niklas Höhne, hükümetlerin uzun vadeli planlarında bir sorun olmadığını fakat en acil ihtiyaç duyulan şeyin önümüzdeki 10 yılda karbon salımını yarı yarıya azaltmak olduğunu söylüyor.
Bu değişim tek başına ulusal hükümetlerin başarabileceği bir şey değil. Bu nedenle Amsterdam belediyesi metrolarda ucuz uçak biletleri veya çok benzin tüketen SUV tipi araçların reklamlarını yasakladı.
New Yotk’ta ise büyük reklam ajanslarından Forsman & Bodenfors, bir önceki nesil reklamcıların sigara şirketleriyle çalışmayı reddetmesine benzer bir şekilde petrol ve gaz şirketleriyle çalışmayacaklarını duyurdu.
Petrol ve gaz şirketleri yeni mezunları çekmekte de zorlanıyor.
Pek çok ülke, büyük şirketleri karbon ayak izlerini açıklamaya ve ardından azaltmaya zorluyor.