Türkiye’nin pandemiyle mücadelede gösterdiği çaba neticesinde koronavirüs riskinin azaldığı bölgeler açıklandı. Özellikle Doğu Anadolu Bölgesi’nde riskin azaldığı görülürken çevresinde orta ve yüksek riskli iller olmasına rağmen mavi kalmayı başaran Uşak ise dikkatlerden kaçmadı.
Kontrollü normalleşmenin başlamasıyla kısıtlamaların da hafiflediği bugünlerde tatil planları yapanlar için Türkiye’nin koronavirüs riski daha az olan bölgeleri doğru tercih olacaktır. Peki koronavirüs riskinin daha az olduğu bu şehirlerde neler yapılır? Görülmesi gereken yerler ve yemekler nelerdir? Sorularının cevaplarını merak ediyorsanız haberimiz tam size göre.
İşte Türkiye’nin koronavirüs riski daha az olan şehirleri ve gezilecek yerler…
UŞAK
Türkiye’nin batısında tek mavi rengi olarak adından söz ettiren Uşak doğal güzellikleriyle aynı zamanda izole bir tatil yapma imkanı sağlıyor. Özellikle dünyanın en uzun ikinci kanyonu olma unvanına sahip Ulubey Kanyonu ve içerinde yer aldığı Ulubey Tabiat Parkı, Uşak’ta mutlaka görmeniz gereken yerlerin başında yer alıyor. Kanyonda bulunan cam terastan göz alabildiğine uzanan manzaraya bakarken huzur bulabilir ve aynı zamanda adrenalini doruklarda yaşayabilirsiniz.
Köklü bir tarihe sahip olan Uşak’ta hem tarih turizmi hem doğa turizmi hem de sağlık turizmine dair seçenekler bulabilirsiniz. Blaundos Antik Kenti’nde tarihte uzun bir yolculuğa çıktıktan sonra tabiat parklarında yorgunluğunuzu atabilirsiniz. Aksaz Kaplıcaları ve Hamamboğazı Kaplıcaları’nın şifalı sularından da faydalanmadan dönmemelisiniz.
Uşak’ta görülecek diğer yerler…
- Uşak Bedesteni
- Uşak Atatürk ve Etnografya Müzesi
- İnay Kervansarayı
- Ilıcak Subaşı Parkı
- Cimcim Çeşmesi
- Clandras Köprüsü
- Uşak Arkeoloji
ŞANLIURFA
Kadim değerlere sahip bir ilimiz olan Şanlıurfa, tarihi yerleri ve yemekleri mutlaka keşfe değer unsurlara sahip. Peygamberler Şehri olarak da bilinen Urfa, inanç turizmi bakımından da önemli bir adresleri barındırıyor. Son yıllarda ise Şanlıurfa denince akıllara ilk olarak Göbeklitepe geliyor. Göbeklitepe, keşfedildikten sonra tarihin yeniden yazılmasına neden olarak ‘Tarihin sıfır noktası’ adını aldı. Dünyanın en eski tapınaklarından biri olan Göbeklitepe, 12 bin yıl öncesine dayanan bir tarihi gözler önüne seriyor.
Göbeklitepe Ören Yeri’ni gezdikten sonra ise Harran Kümbet evleri Şanlıurfa’da kesinlikle görmeniz gereken yerler arasında bulunuyor. Konik şeklinde dışı balçıkla içi ise yumurta akı, toprak, saman ve gül yağı karışımı ile elde edilen karışımla sıvanan bu evler, dünyada sadece İtalya’da, Suriye’de ve Türkiye’de bulunuyor.
Şanlıurfa’nın sembollerinden biri haline gelen bir diğer adres ise İbrahim peygamberin ateşe atıldığı zaman düştüğü yer olarak bilen Balıklıgöl. Balıklıgöl, hem kültür turizmi hem de üç semavi din için önemli bir yer olarak din turizmi bakımından çok sayıda ziyaretçiyi ağırlamaktadır.
Dünyanın en sakin kentleri listesinde yer alan Halfeti’yi de görmeden dönmemelisiniz. Güneydoğu’nun kayıp kenti olarak bilinen Halfeti’de tekne turlarına katılarak batık şehrin üzerinde gezi yapabilir ve Fırat Nehri’nin kenarında yer alan göz alıcı Rumkale’yi de görebilirsiniz.
Şanlıurfa’da görülecek diğer yerler…
- Şanlıurfa Kalesi
- Aynzeliha Gölü
- Germuş Kilisesi
- Yakup Manastırı
- Aziz Petrus ve Aziz Paulus Kilisesi
- Eyyüp Peygamber Makamı ve Camisi
- Şanlıurfa Arkeoloji ve Mozaik Müzesi
- Haleplibahçe Mozaik Müzesi
MARDİN
Mezopotamya’nın kadim şehri Mardin, tarih boyunca ev sahipliği yaptığı pek çok medeniyetin miraslarına ev sahipliği yapıyor. Hem farklı kültürlerin hem de farklı inanç gruplarının hoşgörü içerisinde yaşadığı bir şehir olan Mardin’in her köşesinde mimarisiyle göz alan eserler sizi karşılıyor. Camiler, kiliseler ve hanların her biri dikkat çekerken Mezopotamya ovası manzarası eşliğinde gün batımı izlemek ise mistik bir atmosfer oluşturuyor. Mardin’in ikon haline gelmiş en çok fotoğraflanan manzarasına sahip olan Zinciriye Medresesi, şehirde mutlaka görmeniz gereken adreslerin başında geliyor.
Perslerden miras kalan ve Mezopotamya’nın Efes’i olarak adlandırılan Dara Antik Kenti, içindeki kilise, saray, çarşı, zindan ve yüzlerce kişinin bir arada gömüldüğü galeri mezarlarıyla dünyada eşi benzeri olmayan bir tarih yolculuğu fırsatı sunuyor.
Mardin’in en büyük yapılarından biri olan 800 yıllık Kasımiye Medresesi de iç mimarisiyle olduğu kadar dış mimarisiyle de ihtişamını gözler önüne seriyor.
Mardin’de görülmesi gereken yerler…
Mardin Ulu Camii
Mor Behnam (Kırklar) Kilisesi
Deyrulzafaran Manastırı
Mardin Kalesi
Mardin Müzesi
Mor Gabriel Manastırı
BİTLİS
Sahip olduğu tarihi eserlerle doğunun gizli hazinelerini barındıran Bitlis, hem doğaseverleri hem de tarihseverleri memnun edecek rotalarla çıkıyor karşımıza. Özellikle Selçuklu döneminden miras kalan kervansaraylar, kümbetler ve tarihi mezarlar döneme ışık tutuyor. Bunlardan dünyanın en büyük Türk-İslam mezarlığı olan Ahlat’taki Selçuklu Meydan Mezarlığı, boyları 4 buçuk metreye kadar varan devasa mezar taşlarıyla açık hava müzesini andırıyor. Bitlis’teki tarih yolculuğunuzda İhlasiye Medresi’ni ziyaret ederek 8 yıllık bir geçmişe gidebilirsiniz. Bitlis’teki Selçuklu eserlerinden biri olan medrese, dönemin önde gelen ilim merkezlerinden biriydi.
Dünyanın 2. büyük krater gölü ve ‘yeryüzü cenneti’ gibi sıfatlara sahip olan Nemrut Krater Gölü ise sıcak ve soğuk gölleri, buz mağaraları, buhar bacası ve bioçeşitliliğiyle Bitlis’e gelen ziyaretçilerini büyülüyor.
Bitlis’te görülmesi gereken yerler…
- Bitlis Kalesi
- Emir Bayındır Kümbeti
- Emir Ali Kümbeti
- Çifte Kümbet
- Rahva Kervansarayı
- Bitlis Ulu Camii
- El Aman Hanı
- Ahlat Müzesi
DİYARBAKIR
Yıllardır Doğu’nun Paris’i olarak adından söz ettiren Diyarbakır’ın tarihi 9 bin yıl öncesine dayanması nedeniyle çok çeşitli kültürlere ve miraslara ev sahipliği yapıyor. Dünyanın en eski şehirlerinden biri olan Diyarbakır, Mekke ve Medine’den sonra en fazla peygamber ve sahabe mezarı bulunmasıyla da İslam dünyası bakımından da önemli bir konuma sahip. Diyarbakır’da manevi duyguları tatmak için öncelikle Anadolu’nun en eski camisi olan Diyarbakır Ulu Camii’ni ziyaret etmenizi tavsiye ederiz. Ermenilerden kalan Martoma Kilisesi’nin çevrilmesiyle açılmıştır. Cami, farklı mimari yapısıyla da dikkat çekiyor.
Türk edebiyatının önde gelen şair ve yazarlarının doğduğu şehir olan Diyarbakır’da Ahmet Arif, Ziya Gökalp ve Cahit Sıtkı Tarancı’nın adlarını taşıyan konakları mutlaka görmelisiniz.
Diyarbakır kültürünün en iyi hissedildiği tarihi hanlarda bir fincan kahve içmeden de dönmemelisiniz.
Diyarbakır’da görmeniz gereken diğer yerler…
- Hevsel Bahçeleri
- Behram Paşa Konağı
- Sülüklü Han
- Hasan Paşa Hanı
- Zerzevan Kalesi
- Meryem Ana Süryani Kilisesi