Dalga sörfü yapmak için okyanusları aşarak Hawaii ve Avustralya kıyıları gibi dalgalı yerlere gitmek isteyenlerin yeni adresi Kocaeli’nin Karadeniz kıyıları oldu. Kocaeli’nin Karadeniz’e kıyısı olan Kandıra İlçesi Babalı Köyü’nün sahili, hırçın dalgalarında sörf tutkunlarını bir araya getiriyor. Dünya’da dalga sörfü noktası olarak tanınan Babalı köyü, yerli ve yabancı bir çok sörfçünün uğrak yeri haline geldi. Türkiye’de yeni gelişen ve genç, yaşlı demeden vatandaşlar tarafından rağbet görmeye başlayan dalga sörfü, uygun dalga ve rüzgar imkanı nedeniyle Babalı sahilinde 280 günü yapılabiliyor. Dalga sörfü, özellikle çocuklar ve gençler tarafından büyük ilgi görüyor. Yerli ve yabancı birçok turist, dalga sörfünde tüm dünyanın ilgi noktası haline gelen Babalı’ya gelerek, rüzgar ve dalganın dansıyla sörf yapmanın keyfini çıkarıyor.
Yaklaşık 15 sene önce dalga sörfü ile ilgili bir projeyi takip etmek için Kandıra Babalı’ya geldiğini anlatan Dalga Sörfü Antrenörü Tolga Hadimoğlu, “Denizin ve dalganın olduğu dünyamızda birçok yerde dalga sörfü yapılıyor. Birçok insanın televizyonlardan, görsel ve yazılı medyadan takip ettiği gibi tabii Hawaii, Avustralya, yani belli yerlerde bunlar çok revaçta. Fakat dalganın olduğu her yerde göllerde, nehirlerde dalga sörfü yapılıyor. Bu bir kültür meselesidir. Tabii Karadeniz kıyıları da bununla ilgili çok önemli bir nokta bence. Çünkü ortalama 360 gün içerisinde 280 gün sörf yapabiliyorsunuz. Fakat özellikle iç denizlerde özellikle Karadeniz’in bir özelliği var yeni başlayanlar için çok güvenli bir bölge. Okyanus dalgalarının haşin kırıcı gücü yok. Bir köpekbalığı problemi yok. Sahillerimiz güvenli, akıntılarımız okyanuslar gibi değil. Karadeniz’de dalga sörfüyle ilgili birçok şeye hizmet edebilecek potansiyele sahibiz” dedi.
Dalga sörfünün Türkiye’de özellikle Kandıra bölgesinde başlayan bir proje olduğunu kaydeden Hadimoğlu, “Birçok kimse dalga sörfünü okyanus kondisyonlarında bilir. Dalganın olduğu birçok deniz veya suyun olduğu havzalarda dalga sörfünü icra edebiliyorsunuz. Şimdi okyanuslarda dalganın oluşma nedenleri çok farklıdır. Sismik hareketlerle oluşup rüzgarın şekillendirmesiyle karaya ulaşır ve sörf yaparız. Fakat Karadeniz, Akdeniz, Hazer gibi iç denizlerde rüzgarla oluşur, anlık oluşur. Tabii baktığınızda arada büyük farklar var. Fakat belli yaştan sonra gücünden dolayı okyanus dalgasında sörf öğrenip eğlenmeniz, vakit geçirmeniz çok zor. Fakat bizim Karadeniz gibi iç denizlerde bunu öğrenmek, vakit geçirmek, bunu hobi haline getirmek daha kolaydır. Dalga sörfü Türkiye’de 15 senelik bir projedir. Özellikle Kandıra bölgesinde başlayan bir projedir. En büyük sebeplerinden birisi Karadeniz’de Sinop’tan sonra bir burun coğrafyasına sahip önemli noktalardan bir tanesi. Baktığınız zaman Yıldız, Poyraz, Karayel gibi yıl boyunca sörf yapabiliyorsunuz. En büyük özelliği budur. Yazın ayrı keyfi var, kışın ayrı keyfi var” diye konuştu.
Yaklaşık 15 senedir Babalı bölgesinin bütün dünyada dalga sörfü noktası ve plajı olarak tanınmaya başladığını vurgulayan Tolga Hadimoğlu, “Bu gelişimlerin arkasından kamu kuruluşlarımız bu bölgeyle ilgili çok ciddi yatırımlara başladı. Çünkü inanılmaz bir turizm potansiyeli var. Baktığımızda özellikle Kandıra beldemizin ve Karadeniz sahillerimizin bu konuyla ilgili ne kadar büyük potansiyele sahibi olduğunu görüyoruz. Özellikle son 3-4 senedir turizm açısından bölgemize bir ilgi ve müthiş yoğun yabancı turist ziyareti oluyor. Bunlar önemli gelişmelerdir. İlk dalga sörfü Türkiye Şampiyonası Babalı’ da gerçekleşti. Federasyonumuz çok genç, 5 yıllık bir federasyon. İlk şampiyonayı da burada yaptık” şeklinde konuştu.
Babalı bölgesinde 25 yıldır yaşadıklarını ve buraya sörf kulübü açılmadan önce böyle bir imkanları olmadığını belirten Oğuzhan Erdoğan, neredeyse her gün 5 yaşındaki oğlunu sörf yapmaya getiriyor. Pandemi döneminin başlamasının ardından oğlunun sörfle daha çok içli dışlı olabilmesi için başladıklarını dile getiren Erdoğan, “Tolga ağabeyi geldi, çocuklara kıyafetlerini hediye etti. Sörf tahtalarını hediye etti. Tek bir söz istedi bunlardan, ‘sörf yapacaksınız’ dedi. Bunlar da zaten hep denizde büyüyen çocuklar. O şekilde mart ayında başladılar sörfe. Şu an 5 yaşında olmasına rağmen gerçekten çok başarılı bir şekilde ilerliyor. Öncelikle yüzmeyi öğrettik. Derinde sörf yapabilmesi için yüzebiliyorlar ve şu anda tabii ki küçük dalgalarda tahta üzerinde çok rahat bir şekilde sonuna kadar devam ettirebiliyorlar. Dengeli bir duruş yapabiliyorlar. Hava koşulları el verdiği sürece sürekli yapıyoruz. Dalgaların boyunun bunlara biraz uygun olması gerekiyor, küçükler için. Mesela bu hava onlar için çok uygun. Bu tarz günlerde her gün çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
Sörf yaparken çok mutlu olduğunu ve her gün sörf yapmak istediğini vurgulayan 5 yaşındaki Doruk Erdoğan ise şöyle konuştu:
“İlk önce dalga geldiğinde babam beni ittiriyor, kulaç atmaya başlıyorum. Daha sonra gidiyorum. Babam ayağa kalk deyince kalkıyorum. Arkaya basmam lazım. Basıp, dengemi sağladıktan sonra gidiyorum. Sanki spor yapıyormuş gibi hissediyorum. Çünkü o da bir spor. Çok mutlu oluyorum. Her gün sörf yapmak istiyorum buraya gelip.”