Gayrimenkul sektörü kamu bankaları ve Emlak Konut GYO’nun Haziran’da başlattığı düşük faizli konut kampanyasıyla birlikte sektör Haziran’dan itibaren hızlıca toparlandı. İlk yarıda önceki yıla göre satışlarını yüzde 23,5 artırarak 624 bin 769 konut satışı yakalayan sektörün hedefi ise 1 milyon 300 bin adetleri görmek.
Ağustos ayı itibariyle yabancı alıcının gelmesini bekleyen gayrimenkul sektörü, geçen yıl yabancıya yaptığı 45 bin 483 adetlik satışı bu yıl 65 bin âdete çıkarmayı hedefliyor.
“Akın akın gelecekler”
İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, kamu bankalarının ve Emlak Konut GYO’nun faiz oranlarını 0.64’e kadar düşürmesinin piyasaya doping etkisi yaptığına dikkat çekerek, yabancı alıcıdan da umutlu olduklarını belirtti.
Durbakayım, “Yabancılarda bekleyen büyük bir potansiyel var. Ağustos gibi yabancıların akın akın gelişiyle birlikte mevcut 14 bin adetlik yabancıya satışa 50 bin adetlik yeni satış eklenmesini bekliyoruz. Böylece bu yıl yine de 1 milyon 300 bin adet gibi konut satışını yakalayacağımızı tahmin ediyoruz” diye konuştu.
“Sağlık sistemi etkili olacak”
Koronavirüs salgınının aynı zamanda Türkiye sağlık sisteminin ne kadar iyi olduğunun yabancılar tarafından bilinmesini sağladığını vrugulayan Durbakayım, bunun da yabancıyı çekmede etkili olacağını kaydetti. Yeni dönemde Çinli alıcıların yükselişte olduğunu dile getiren Durbakayım, “Avrupalı tatil bölgelerini, Orta Doğulu serin bölgeleri tercih ediyor. Yabancı artık her yöreden alım yapar hale geldi” şeklinde konuştu.
“Özel bankalar da kampanyaya katılmalı”
Bu yıla “kâr yılı değil, ar yılı” olarak baktıklarına vurgu yapan Nazmi Durbakayım, özel bankaların da kamu bankalarının başlattığı düşük faizli kampanyalara katkı sağlamayası için çağrıda bulundu. Böylece sektördeki sinerjinin artacağını belirten Durbakayım, “Bu esnada belki maliyeti yüksek birtakım krediler kullanacaklar ancak bunun ülkeye vereceği katkı büyük olacak. Kamu bankaları için şu anda bu maliyetler yüksek görünse de bunun devlete katkısı daha yüksek. Çünkü devlet bir konutun satışından alım satım vergisi, katma değer vergisi gibi pek çok vergi alabiliyor. Özel bankalarda olaya böyle bakıp ellerini taşın atına koysalardı bu durum çok daha farklı olurdu. Bundan sonrada özel bankalardan bu katkıyı bekliyoruz” açıklamasında bulundu.