Deprem olduğunda poliçe sahiplerinin maddi zararlarını karşılayıp evlerini yeniden yapmalarına olanak sağlayacak olan zorunlu deprem sigortası DASK’ta (Doğal Afet Sigorta Kurumu) biriken 8 milyar liraya yakın paranın kentsel dönüşüm projelerinin finansmanında kullanılabileceğini belirten Yıldırım, “Bizim bir DASK sigortamız var.
Bu sigorta olay olup, can veya mal kaybı yaşandıktan sonra devreye giriyor. Can gittikten sonra DASK’ın bir önemi kalmıyor? Bunu depremsel dönüşümünde kullanabiliriz. Önceden tedbir alalım. Bunun için bir mevzuat değişikliği yapılabilir. Bu ciddi bir kaynak. Dönüşümün tamamını karşılamaya yeter” dedi.
’30 İLE 50 BİN ARASINDA YAPININ DÖNÜŞTÜRÜLMESİ LAZIM’
Binali Yıldırım sözlerine şöyle devam etti: “Deprem İstanbul’un bir gerçeği. Tarihini bilmiyoruz. Depreme hazırlıksız yakalanmak kötü bir şey. İstanbul’da ciddi oranda depremsel dönüşüme ihtiyaç var. Acil olarak 30 ile 50 bin arasında yapının dönüştürülmesi gerekiyor. Buna hız vereceğiz. Öncelikli olarak ele alacağız. İstanbul’da deprem toplanma alanları bazı ilçelerde yok dersek yanlış olmaz. 2 bin hektar ilave alan açmamız gerekiyor. Dönüşümle beraber bu alanları sağlamak mümkün. Bu nedenle dönüşümü ada bazında, mahalle bazında yapmalıyız. Böyle olunca bütün fonksiyonları park alanları, sosyal alanları, sağlık ve eğitim alanlarını pekâlâ planlayabilirsiniz. Belediye burada hakemlik yapacak. Müteahhitle bina sahipleri bir araya gelip anlaşıyorlar.
O dönüşüm bizim işimizi görmüyor. Esenyurt’a, Fikirtepe’de ve Bayrampaşa’da bu konudaki mağdurları görüyoruz. Bunların takipçisi olacağız. Belediye hakem olacak, sözleşmelere standart getirecek. Müteahhitlerin yetkinliği olacak. Her önüne gelen bu işlere giremeyecek. Finansal yeterliliği var mı? Teknik altyapısı var mı? Bunlar önemli kriterler olacak. Ayrıca aklımızda güzel bir finansman modeli örneği var.
Bizim DASK diye bir sigortamız var. Esasında bu sigorta bir olay yaşandıktan, can veya mal kaybı yaşandıktan sonra devreye gidiyor. Diyorum ki bu amaçla biriken yaklaşık 8 milyar lira var. Bunu parayı depremsel dönüşümde kullanabiliriz. Deprem olduktan sonra kullanmak yerine önceden tedbir alalım. Böylece altından kalkılamayacak bir yük olmasın. Böyle bir düşüncemiz var. Can gittikten sonra DASK’ın bir anlamı kalmıyor. Bunun için bir mevzuat değişikliğine ihtiyaç var. Burada ciddi bir kaynak var depremsel dönüşümün tamamını karşılar” dedi.
‘İMAR TADİLAT DOSYALARI GÜNDEMİMİZDE YER ALMAYACAK’
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunda imar tadilatı gibi konuların öncelikli gündem maddeleri arasında yer almayacağını belirten Yıldırım, “Yatay mimari konusunu seçim beyannamemize aldık. Dikey mimariye karşı sıkı bir duruşumuz olacak. Mevcut yapıları yıkamayacağız ama bundan sonra yapay mimariye öncelik vereceğiz. Bundan sonrası için yeşil yapılaşma dengesinde ölçüyü kaçırmasak başarılı olabiliriz.
Bu nedenle imar planına ilişkin tadilat dosyaları, plan revizyonları belediye meclisinin ilk gündem maddeleri arasında olmayacak. Mümkünse hiç gelmeyecek. Aksi halde bunun önüne geçemeyiz. Yeşil alanları koruyacağız. Yüksek ölçekli projelere kapalıyız” diye konuştu.