İzmir’deki yapılaşmanın endişe verici boyutlar ulaştığını söyleyen Mimarlar Odası İzmir Şubesi Başkanı Halil İbrahim Alparslan, ‘Planlara uymadan gelişigüzel inşaat odaklı büyümeye ve yoğun yapılaşmalara devam edersek, özellikle alt yapı konusunda kenti zorlayacak sıkıntılar artacak, İzmir cazibesini, gayrimenkullerde değerini kaybedecek’ dedi
Başkan Alparslan, İzmir geleceği ile ilgili çok kritik uyarılarda bulundu. İzmir’in planlı, kontrollü ve değer odaklı büyümesi için mücadele ettiklerini belirten Alparslan, ‘sevdiğimiz İzmir, özellikle yeşil alan konusunda, hayli geride kaldı. Kentsel mekan etiğine uygun planlı yapılaşma olması gerekirken, tam aksi yönde ve İzmir’in gelecekte cazibesini kaybetmesine yol açan yapılaşmalar meydana geliyor’ dedi
İzmir’de betonlaşmanın arttığının altını çizen Alparslan, ‘şehir merkezi içerisinde çocuk parkları çok kısıtlı. Bırakın çocuk parklarını, insanların araçlarını park edecek yer bile yok. Çağdaş bir şehirde olması gereken sosyal donatı, kültürel ve yeşil alana muhtaç olduk’ dedi
İzmir’de Konforlu Ulaşım İmkanı Yok
İzmir’in temel problemlerinden birinin, otopark sıkıntısı olduğunu söyleyen Alparslan, ‘çağdaş kentlerin gerisinde kaldık. Birçok AB ülkesinde insanların özel araca ihtiyacını azaltacak ulaşım modelleri uygularken, maalesef İzmir’de konforlu ulaşım imkanı olmadığı için, vatandaşlar mecburen özel araçları ile seyahat etmek zorunda kalmaktadır’ dedi
İzmir Cazibesini Kaybedecek, Gayrimenkullerin Değeri Düşecek
İzmir’de hali hazırda uygulanan mevcut yapılaşma süreci böyle devam ederse, İzmir cazibesini kaybedecek diyen Alparslan, ‘buna en iyi örnek İstanbul’dur. Bundan 10 yıl öncesine kadar İstanbul cazibe merkezi idi ve ciddi bir göç alıyordu. Bugün ise İstanbul, hızlı göç veren, bir şehir oldu’ dedi. Başkan Alparslan uyarılarını şöyle özetledi;
‘İzmir’i planlı ve mimari etik kurallara uygun bir şekilde geliştiremez, kentin şimdiki değerlerini artıracak stratejiler üretemez, İzmir’i daha da betonlaştırırsak, daha yoğun yapılaşmaya devam edersek, İzmir cazibesini hızla kaybedecektir. İzmir’de yaşayanlarda ‘başka bir şehire göç edelim’ fikri oluşacak. Bunun gayrimenkul sektörüne yansıması ise İzmir’deki gayrimenkullerin değerinin düşmesi olacak’