Yat ve Tekne Endüstrisi Derneği (YATED) Başkanı ve Trio Deniz Yönetim Kurulu Başkanı Murat Bekiroğlu, yüksek marina ücretlerinin ve fahiş artışların denizciler ile marinalar arasındaki ipleri gerdiğine dikkat çekerek “Bağlama ücretlerimiz tüm Avrupa’dan daha pahalı. Bodrum Göcek, Monaco’dan daha pahalı” dedi.
Marina ücretlerindeki artışlardan ötürü barınmakta zorlanan teknelerin Yunanistan, Hırvatistan gibi yakın ve daha ekonomik ülkelere yöneldiğini, bu nedenle ciddi bir gelirin de ülkemizden yabancı ülkelere yöneldiğini söylerken “Marinalar bir hayat, bir oluşum. Berberi, teknisyeni, boyacısı, restoranı derken dev bir kompleks.
Yüksek bağlama ücretleriyle birlikte marinalardan giden yelkenli ve motoryatlar yüzünden güneydeki marinalarda kışlık bakım alanları, çekek alanlarında boşluklar oluşmaya başlamış. Kara parklarının önemi artmış. Yaklaşık altı yıl önce ‘charter’ işine girdiklerini belirten Bekiroğlu, uzun vadeli planlar yaptıklarını söyledi. Bekiroğlu, “O dönemde Göcek’teki marinanın metrekare bağlama fiyatı 80 euro’ydu, şimdi 380 euro oldu ve hiç indirim yok. Hizmet kalitemizi düşürmek zorunda kalıyoruz” diye altını çizdi.
Deniz turisti azalıyor
Kara turistine göre harcama oranları daha yüksek olan deniz turistinin de yüksek bağlama rakamlarıyla birlikte ‘charter’ tarafında yükselen rakamlardan etkilenip Türkiye dışındaki ülkeleri tercih etmesinden çekindiklerini belirten Bekiroğlu, yeni vergilerle birlikte charter şirketlerinin de maliyetlerinin arttığını, dolayısıyla rekabet gücü için hizmet kalitelerinde azalmalar olduğuna dikkat çekti. Bekiroğlu’na göre, bu da turizm de kaliteli olan Türkiye’nin imajına bir diğer zarar.
Megayatlar koyları mesken etti
Türk bayraklı tekne alımlarının azaldığını Türk müşterilerin de genelde yabancı bayrak tercih ettiğini söyleyen Bekiroğlu, bir diğer soruna daha dikkat çekti.
Marina ücreti ödememek için personelleriyle koyları kapatan, koyları mesken tutan, uzun süre çıkmayan motoryat, yelkenlilerin denizi kirlettiğini, Göcek’te denizin pislendiğini söyleyen Bekiroğlu, denetimlerin de yetersiz olduğuna değindi. Bekiroğlu, “Uzun süredir aynı yerde kıçtan kara bekleyen yabancı bayraklıları herkes biliyor. Zenginlerin vergisini düşürüyorsunuz düşüncesi oldukça popülist bir yaklaşım, bunu endüstri olarak düşünmek lazım” dedi.
“Göcek’te denize girmez oldum”
Türkiye’nin en büyük denizcilik şirketlerinden birinin ve ayrıca tekne sahibi olarak denizde bolca vakit geçirdiğini söyleyen Bekiroğlu, denizin kirlenmesi yüzünden yazın belirli dönemlerinde sakin bir deniz olan Göcek’in koyları yerine artık daha temiz olan dış koylarda denize girebildiklerini ifade etti. Hali hazırda yapılan marinaların yeterli olmadığına dikkat çeken Bekiroğlu, geçen yıl söylediği “Beş yıl boyunca marina yapılsa yeterli olmaz” söylemini de yineledi.
İşi gereği İstanbul ile Ankara arasında mekik dokuduğunu dile getiren Bekiroğlu, “Duyumlarıma göre vergi indiriminden ziyade yabancı bayraktan Türk bayrağa geçiş konusunda bir teşvik yapılacak ve büyük yabancı bayraklı teknelerin belirli vergilerle Türkiye’de ‘charter’ yapmasına imkan tanınacak” dedi. Son olarak marina zamlarında sona gelindiğini düşündüğünü söyleyen Bekiroğlu “Bu zam furyasının sonu geldi. 2025 ortasından itibaren daha umutluyuz, umarım herkes şapkasını önüne koyar” diye ekledi.
“Beyaz yakalıya yelkenli artık gerçek bir hayal oldu”
“Eskiden doktor, mühendis, emeklilerin hayalleri küçük bir yelkenliyle emeklilik geçirmek iken yüksek faiz oranları, krediye ulaşımın neredeyse sıfıra inmesiyle artık gerçek bir hayal oldu. Eskiden leasing ile alınabilen yelkenlilere şimdi ulaşmak da zor” diyen Bekiroğlu, paylaşımlı yelkenli alma sisteminin o yüzden yükseldiğini ifade etti.
Marinalar konusunda devlet ve bürokrasi ile YATED olarak sürekli istişarelerde bulunduklarını ifade eden Bekiroğlu, “Sorunlarımızı aktarmaya, denizciliği geliştirmeye çalışıyoruz. Sorunların farkındayız, şu anki çözümler aspirin gibi, temel sorunları çözmekten uzak” dedi. Özellikle üretim konusunda da markaları, YATED olarak teşvik ettiklerini, fikir verdiklerini belirten Bekiroğlu, fuarlarla sektörü geliştirmeye devam edeceklerini ama denizcilik konusundaki esas kararın “karar vericiler tarafından verilmesi, desteklenmesi” gerektiğinin de altını çizdi.